Cevabı yok soruların çengelinde
İdamlık düşüncelerim
Kör bir gayyada siyah servilere eş
Gönlüme sürmekte
Devamsız hayaller temrende zehir
Tomurcuklarımda alevli buzdan demir
Tamburumda kulaklara ziyan feveran emir
Çaresizliğim çaresiz ya ben
Sadece kendine zalim
Sessiz çığlıklarda biçare, nalan ve elim
Her tarafımı sarmış ne idüğü belirsiz bin fitne
Bin vehim
Gözyaşım deryalara sığmaz, içime bir katre selim
Gönlümdeki hangi gerçeği izah etmiş o zavallı bilim
Bilmem ki hangi ney anlatsın
Hangi kelam
Hangi kalem cesaret etsin
Hangi resim
Hangi tuval
Naçar çırpındıkça gömülmekteyim
Günden güne peyapey süzülmekteyim
Ve yine elde var suskunluğum…
Çok güzel bir şiir ele almışsınız.
Kaleminize ve yüreğinize sağlık Nuh Hocam… Şiirlerinizin devamını bekliyoruz..
Bir gün hatırlıyorum da felsefe dersinde öğretmenimiz sormuştu sınıfta sandalye olmadığı nasıl ispat edersiniz diye cevabı hangi sandalye imiş. Hangilerin anlamını veren bir şiir. Güçlü gelecek böyle şiirlerle gelecek …….
söz gümüşse sükut altındır ne diyebiliriz başka ellerin dert görmesin
Suskunlukta konuşur asıl insan…
Tabi anlamasını bilen alır..
Susku hakim kelimeler çokluğunda, sessiz naralar ve bedensiz çığlıklar, atiyi bekleyen zaman girdabında hakikaten suskunluğu arıyor insanlar, kaleminize sağlık Hocam